75/KIYÂME-20: Hayır, bilâkis siz çabuk geçeni (dünya hayatını) seviyorsunuz.
75/KIYÂME-26: Hayır, (can) köprücük kemiğine geldiği zaman (can boğaza gelince, ölmek üzere iken).
75/KIYÂME-28: Ve o (dünyadan) ayrılacağını (öleceğini) anlamıştır.
75/KIYÂME-33: Sonra böbürlenerek ehlinin (ailesinin) yanına gitti.
75/KIYÂME-34: Sana müstahaktır, bundan sonra müstahaktır (sen hakettin).
75/KIYÂME-35: Sonra sana müstahaktır, bundan sonra müstahaktır (sen hakettin).
75/KIYÂME-36: İnsan başıboş (sorumsuz) bırakılacağını mı zannediyor?
75/KIYÂME-38: Sonra bir embriyo (cenin) oldu. Bundan sonra (Allah) onu halketti (yarattı), daha sonra da dizayn etti (düzenledi).
75/KIYÂME-40: İşte bunları (yapan), ölülere hayat vermeye kaadir değil midir?
76/İNSÂN (DEHR)-1: İnsanın üzerinden, henüz “anılmaya değer bir şey” değilken,(anılmaya değer bir varlık olana kadar) uzun bir zaman geçmedi mi? (ilk defa tek hücre olarak yaratılmasının üzerinden,anılmaya değer bir varlık haline gelmesine,
doğmasına kadar geçen süre)
76/İNSÂN (DEHR)-2: Muhakkak Biz, insanı (iki hücrenin) birleşimi olan bir nutfeden yarattık. Onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işiten,
gören (bir varlık) kıldık.
76/İNSÂN (DEHR)-3: Muhakkak ki Biz, onu (Allah’a ulaştıran) yola hidayet ettik. Fakat o, ya (Allah’a ulaşmayı diler) şükreden olur, ya da
(Allah’a ulaşmayı dilemez) küfreden olur.
76/İNSÂN (DEHR)-4: Muhakkak ki Biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli ateş hazırladık.