10/YÛNUS-62: Muhakkak ki Allah’ın evliyasına (dostlarına), korku yoktur. Onlar, mahzun olmazlar, öyle değil mi?
10/YÛNUS-63: Onlar, âmenûdurlar (ölmeden evvel Allah’a ulaşmayı dileyenlerdir) ve takva sahibi olmuşlardır.
10/YÛNUS-64: Onlara, dünya hayatında ve ahirette müjdeler (mutluluklar) vardır. Allah’ın sözü değişmez. İşte O, fevz-ül azîmdir.
10/YÛNUS-65: Onların sözleri seni üzmesin. Muhakkak ki bütün izzet, Allah’ındır. O; işiten, bilendir.
10/YÛNUS-66: Semalarda ve yeryüzünde olan kimseler muhakkak Allah’ındır, öyle değil mi? Allah’tan başka ortaklara dua edenler (ibadet edenler) neye tâbî oluyorlar? Ancak zanna tâbî olurlar ve onlar sadece tahmin ederler (yalan uydururlar).
10/YÛNUS-67: Sizin için, içinde dinlenin diye gece kılan (vücuda getiren) ve basireti (görmeyi) sağlayan, gündüzü (aydınlık) kılan O’dur. Muhakkak ki bunda, işiten bir kavim için elbette âyetler vardır.
10/YÛNUS-68: “Allah çocuk edindi” dediler. O, ondan münezzehtir. O, Ganî’dir. Semalarda ve yeryüzünde olan şeyler O’nundur. Yanınızda buna dair bir delil olsa (yoktur). Allah’a bilmediğiniz bir şey mi söylüyorsunuz?
10/YÛNUS-69: De ki: “Muhakkak ki Allah’a yalanla iftira eden kimseler felâha (kurtuluşa) eremezler.”
10/YÛNUS-70: Dünyada bir meta (geçinme) vardır. Sonra onların dönüşleri Bizedir. Sonra da inkâr etmiş olmalarından (kâfir olmalarından) dolayı onlara şiddetli azap tattıracağız.