9/TEVBE-37: (Haram ayları) terketmek (ertelemek) ancak küfürde artıştır. Kâfirler onunla saptırılır. Allah’ın haram ettiği şeyin (haram ayların) adedinin (müddetinin) uyması için onu (tehir edilen, ertelenen ayı) bir yıl helâl sayarlar ve onu (tehir edilen, ertelenen ayı) bir yıl haram sayarlar. Böylece Allah’ın haram ettiği şeyi helâl sayarlar. Onların kötü amelleri onlara süslendi (güzel gösterildi). Ve Allah, kâfir kavmi hidayete erdirmez.
9/TEVBE-38: Ey âmenû olanlar (ölmeden evvel Allah’a ulaşmaya inananlar)! Size ne oldu? Size, “Allah’ın yolunda cihada çıkın (nefsinizle cihad ederek, ruhunuzu Allah’a ulaştırın) (düşmanlarınızla, kâfirlerle cihad edin).” denildiği zaman, siz (bulunduğunuz) yere meyledip kaldınız (ruhunuz Allah’a doğru yola çıkmadı) (İslâm ordusu içinde savaşa katılmadınız). Ahiretten (ruhunuzu Allah’a ulaştırmaktan) (vazgeçip) dünya hayatına mı razı oldunuz? Dünya hayatının metaı (malı, faydası), ahiretten (ruhu Allah’a ulaştırmaktan) daha azdır.
9/TEVBE-39: Sefere çıkmanız (Allah’a ulaşmak için ruhunuzu Sıratı Mustakîm’e ulaştırmanız) hariç, (savaşa gönüllü olarak katılmadığınız taktirde) size elîm bir azapla azap eder. Ve sizden başka bir kavimle (sizi) değiştirir. O’na hiçbir şeyle zarar veremezsiniz. Ve Allah, herşeye kaadirdir.
9/TEVBE-40: O'na sizin yardım etmeniz dışında (etmediğinizde) o zaman Allah, O'na (Resûl’e) yardım etmişti. Kâfir olanlar, O'nu (Mekke’den) çıkardığı (çıkmaya mecbur ettikleri) zaman iki (kişi)nin ikincisi idi. İkisi mağarada iken arkadaşına şöyle demişti: “Mahzun olma! Muhakkak ki; Allah, bizimle beraber.” O zaman Allah, O'nun üzerine sekînetini indirdi. Ve O'nu göremediğiniz bir ordu ile destekledi. Kâfirlerin sözünü sufli kıldı. Ve Allah’ın sözü; O, çok yücedir. Ve Allah; Azîz’dir (üstündür), Hakîm’dir (hüküm sahibi ve hikmet sahibidir).